Su Altında Sınırları Aşmak
Dünya, yaratıldığı ilk günden itibaren insanlar tarafından etkilenen ve birçoklarının ise sınırlarını zorladığı mekânı olmaktadır. Dünya üzerinde yer alan hava, toprak, ateş ve su elementleri de insanların ihtiyaçlarını karşıladığı gibi sınırlarını zorlamak için tercih edilen elementlerdir. Kimi insan yer çekimine direnç göstermek için havadan istifade ederken, başka bir kimse havaya meydan okuduğundan dolayı soluğu su altında sınırları aşmak için buldu.
Burada önemli olan insanın kendi sınırlarını zorlamaya çalışması ve imkânsız denileni başarmasıdır. Bunun en için en güzel örnek sporun kendisi olduğunu söyleyebiliriz. Çocuk, genç, yetişkin ve hatta yaşlı fark etmeksizin herkesin sporun önemli bir takipçisi durumundadır. Çünkü her insanın fiziksel olarak ortak özelliklere sahip oluşu ama buna rağmen bazılarından farklı performanslar sergilemesi hayranlık uyandırıyor.
İnsan faktörü, risk ve performans bir araya geldiğinde ortaya çok muazzam şeyler çıkabiliyor. Lewis Hamilton’un hıza karşı mücadele göstermesi, Alex Hannold’un yüksekliğe karşı meydan okuması, Roberto Carlos’un mesafeye karşı koyduğu meşhur frikik golü ve daha niceleri…
Ulusal ve uluslararası birçok başarıya imza atmış Şahika Ercümen de Türk spor tarihinde önemli bir isimdir. Çocukluğunda astım rahatsızlığı olan ve bir okul gezisinde dalış okulu ile tanışmasıyla hem sağlığa kavuşan hem de bizleri onurlandıran bir Türk sporcu doğmuş oldu. Kendisinin de bir konuşmasında, “Benim için hayat ilk nefesimi aldığımda değil, ilk nefesimi tuttuğumda başladı.” cümlesi sınırları aşmak konusundaki ustalığını da bizlere sunmaktadır.
Nefesini 6 dk tutabilen ve 100m’den daha fazla derine dalabilen bir sporcu olan Şahika Ercümen, sınırları sadece bir kere kılmakla kalmadı. Her bir başarısı, kırdığı her rekor gelecek sonraki sınırları aşmasına sağlam temeller atmış oldu.
Bajau Halkı
Tabii ki bunların dışında daha birçok spor branşında sınırları zorlayan insanlar mevcutken, spordan bağımsız olarak da sınırları zorlayan insanlar yeryüzünde nefes almaktadır. Bazıları da su altından nefeslerini tutmaktadır. Coğrafya kaderdir sözü bazı insanlar için gerçekten kullanılması gerek önemli bir sözdür. Çünkü insan doğduğu ve yaşadığı coğrafyanın şartlarına göre gelişim göstermektedir. Bu duruma enfes bir örnek olarak Bajau Halkı gösterilebilir.
Bajau Halkı, Malezya, Endonezya ve Filipinler çevresinde yaşayan ve 1000 yıla yakındır su üzerinde inşa ettikleri evlerde yaşamaktadır. Halkın geçinme kaynakları suyun metrelerce altında yer almaktadır. Bu sebeple belli yaşa gelen gençler dalış yapma ve nefes tutma konusunda epey bir maharetli ve dayanıklı insanlardır. Suyun altında yaklaşık olarak 5 dk nefes tutarak hem yüzüyor hem de avcı-toplayıcı olarak görevlerini yerine getiriyorlar.
Nefes alıp vermek bizim için normal kabul edilirken, Bajau Halkı için de suyun altında uzun süre nefes tutmak bir o kadar normaldir. Doğdukları andan itibaren aldıkları ilk nefesler su ile uyumludur. Yüzme ve serbest dalış yapmaları vücutlarındaki her bir kasın çalışmasını ve suya yönelik şekillenmesini sağlar. Avlanmak için yapılan her bir dalış, çocukluktan itibaren vücudun ve nefesin doğru kullanılmasına fırsat vermektedir. Su ile evrimleşen vücut ise, insanın sınırlarını zorlamasını ve hatta aşmasını mümkün kılmaktadır.
Eldio Gulisan
Avcı-toplayıcı çağlarda hayatta kalmak için kullanılan metotlar zaman içerisinde insanların ilgisini çeken, kurallara bağlanan sporlar haline geldi. Bu sporlardan birisi de serbest dalıştır. Hayatta kalmak amacıyla serbest dalış yapan Bajau Halkı ve Eldio Gulisan gibi insanlar da günümüzde hala mevcuttur. Peki hayatta kalmanın ötesinde bir insan kendi sınırlarını neden zorlamak ister? Bu soruya verilecek cevap konuyu daha iyi anlamlandırmamızı sağlayacaktır.
Filipinler’in sınırında yaşayan halkın bu yaşam tarzı ise, her bir ferdinin tehlikeli sporlar arasında yer alan serbest dalış için uygun kıldı. Serbest dalış sporu özü itibari ile basit bir anlayışa sahiptir. Dalış yapan sporcular, tek bir nefesle suyun olabildiğince en derinine dalmayı amaçlamaktadır.
Eldio Gulisan, kendi halkının çektiği zorlukları mazeret olarak görmemiş, doğuştan gelen yeteneklerini ve doğal ortamından farklı olan serbest dalış sporunda rekor kırmayı hedeflemiştir. Bu hedef sadece kendisinin değil aynı zamanda halkının ve gençlerin sınırlarını aşmaya çalışmak içindir. Suyun altında daha derine inmek günlük geçimini kazanmak için olurken şimdi kurallara bağlı şekilde rekor kırmak için serbest dalış yapmaya karar verdi. Çünkü serbest dalış yapmak insana dair sınırları bir kez daha keşfetmek demektir.
Diğer insanlara, gençlere ve çocuklara iyi bir örnek olmaya çalışmak, daha iyisini yapabilmek için serbest dalış yapmak aynı zamanda şevk verdiği anlamına gelmektedir. Bu sayede hayatta birçok zorluk yaşayan insanlara ilham verebilmek için sınırları aşmaya çalışmak Eldio Gulisan gibilerinin üstlendiği bir sorumluluktur.
Eldio Gulisan tarafından üstlenilen bu sorumluluk nasıl bir sonuç buldu diye merak ediyorsanız. Netflix yapımı Home Game belgesel dizisinde Serbest Dalış bölümünü izleyebilirsiniz. 🙂
Su Altında Sınırları Aşmak İçin Ocean Gate Titan
İnsanların kendi sınırlarını aşmaya çalışmak istemesinin en temel nedeni merak duygusudur. Sonu belli olmayanı görmek, gizemli olanı açığa çıkarmak, bilinmeyeni keşfetmek insanı kendine çeken bir faktörler serisidir. Bunlardan bir tanesi ise yakında zamanda yaşanan malum olay Ocean Gate Titan denizaltının başına gelenlerdir.
1912 yılında İngiltere’den New York’a yolculuk yaparken buz dağına çarpması sonucu suyun derinliklerine gömülen Titanik adlı gemiyi görmek için meraklı 5 insan yola çıktı. Bilet fiyatı 250.000 dolar olan ve 96 saatlik oksijen kapasitesine sahip yapının içerisinde sınırları zorlamaya çalışmak olumsuz sonuçları da getirebiliyor.
Aynı zamanda bu olayla birlikte normal bir hayat standardını yakalamak amacıyla sınırları zorlayan mülteci insanlar da var. Onlardan niceleri başka ülkede hayata tutunmaya çalışırken niceleri de aşmaya çalıştıkları suların derinliğine kapılıyorlar. Bir insan hangi amaç üzere sınırlarını zorluyorsa hikayesi de o kadar derin oluyor.
Konuyla bağlantılı olması açısından bir başka su insanı “Micheal Phelps” hakkındaki içeriğimizi de ayrıca okuyabilirsiniz.
